7 Temmuz 2017 Cuma

-DOĞU TÜRKİSTAN’A UYGULANAN SOYKIRIMLAR

Doğu Türkistan tarihte Türklerin ilk var oldukları ve Karahanlılar Devleti (840-1212) Hükümdarı Abdulkerim Satuk Buğrahan ile birlikte toplu hâlde İslam'ı kabul ederek ilk Türk İslam devletinin kurulduğu coğrafyadır. Yakın tarihimizde Hoca Niyaz Hacı önderliğinde 1933'te Kaşkar'da Doğu Türkist Cumhuriyeti kuruldu. 1944'te ise Gulca'da Doğu Türkistan Cumhuriyeti adıyla Alihan Töre önderliğinde ikinci bağımsız Türk devleti kurulmuştur. Her iki devlet de Çin tarafından yıkılmıştır. 1949'daki Mao'nun kızıl devrimiyle Doğu Türkistan uluslararası hukuk kuralları ihlal edilerek işgal edilmiştir.
Çin'in Doğu Türkistan'daki halka uyguladığı zulmün en önemli nedeni halkın Müslüman olmasıdır.
Komünist çin bölge üzerindeki yönetimine en büyük engel olarak Müslümanlığı görmektedir. Halkı dininden vazgeçirmen için her türlü baskı yöntemini kullanan v9in en etkili dönemini diktatör Mao nun 1966-1976yıllları arasında uygulattığı kültür devrimi zamanında yaşadı. Camiler yıkıldı, toplu ibadet yasaklandı, kuran kursları kapatıldı, çinliler Müslümanları taciz etmek için her yola başvurdular. İnsanların dinden soğutulması için yoğun çaba harcandı. İşgalle birlikte ne kadar siyasi önder, aydın, bilim adamı, din adamı, zengin, kanaat önderi varsa tutuklanmıştır. Sözde halk mahkemelerinde savunma hakları ellerinden alınan insanların birçoğu kurşuna dizilerek öldürülmüştür. Birçoğu da ağır cezalarla hapislerde çürümüştür. Çin, öndersiz kalan halkı istediği gibi yönetme imkânı bulmuştur.
"Doğu Türkistan 1949 da Çin tarafından işgal edildiğinde bölgede çinli göçmen nüfusu yerel halk olan Uygurlara oranla yüzde 3-5 civarındaydı. Bu gün ise Çinin asimile etme projeleri neticesinde neredeyse yüzde 40-50 ye ulaşmıştır". Doğu Türkistan'ın günümüzdeki durumu işgal edildiği ilk günden farksız hatta daha kötü hale gelmiştir. Yerli halkın dinlerini rahatlık la yaşamasına kesinlikle izin verilmemektedir başörtüsü sakal yasaklanmıştır. Ve Asimile politikası hala devam etmektedir.

GULCA KATLİAMI 
5 Şubat 1997 tarihinde,1949 yılından beri çin işgali altında bulunan Doğu Türkistan’ın Gulca vilayetinde Çin işgalcileri tarafından bir katliam gerçekleştirildi.
5 Şubat çarşamba günü Kadir gecesi olması münasebetiyle bir evde toplanarak Kuran okumakta olan bir grup Doğu Türkistanlı kadın, Çin in sözde güvenlik güçlerinin ani  baskısına uğradılar. Bu kadınlar dipçik darbeleriyle polis merkezine götürüldüler. Bu duruma tepki gösteren halkın polis merkezinin önüne gelerek çin polislerinin suçsuz yere tutuklamak  istedikleri kadınların bırakılmasını istemeleri üzerine iki Doğu Türkistanlı kadının cesedi kalabalığın önüne atılır.
Çinli polislerin bu insanlık dışı davranışlarının karşısında galeyana gelen silahsız halkın  üzerine makineli tüfeklerle ateş açılır. Bu şiddetli kurşun yağmuru altında yüzlerce Doğu Türkistanlı hayatını kaybeder.
Bundan sonra ise, Çin polislerinin durumu kontrol edebilmesi imkânsızlaşmış, halk ellerine geçirebildikleri aletlerle Çin işgal güçlerine karşı topyekûn bir milli ayaklanma başlatmışlardır.
Çin güvenlik kuvvetleri Gulca ayaklanması sırasında 400 Doğu Türkistan Türk ünü olay yerinde şehit etmiş, pek çoğunun ağır yaralanmasına sebep olmuş ve ilk aşamada 2000 kişiyi tutuklamıştır.
Ölen 400 kişinin 16'sı havanın aşırı soğuk olması ve üzerlerine sıkılan tazyikli su nedeniyle donarak ölmüş,90 ı dövülerek öldürülmüş ve 160 ı da Çin kuvvetlerinin açtığı ateşle şehit edilmiştir.
Çin yönetimi, Gulca ve civarındaki bütün doktorlara bir genelge göndererek ayaklanma sırasında yaralananların tedavilerini yasaklamış, tedavi edenlerin ağır cezalara çarptırılacağını duyurmuş ve böylece pek çok Doğu Türkistanlının hayatını kaybetmelerine ve ya sakat kalmalarına sebebiyet vermiştir.
Aynı gece yapılan ev baskınları olayının sadece Gulca vilayetinde değil, eş zamanlı olarak birçok vilayet ve bölgelerde yapıldığı ve sudan sebeplerle insanları evlerinden çıkartıp kurşuna dizdikleri haberi alınmıştır.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

TÜRKİYE'DE ÇOCUK İSTİSMARI VE PEDOFİLİ-Aykız Gülşen SAKA

           Çocuk istismarı, çocuklarda ciddi morbidite ve mortaliteye neden olan sosyal ve medikal bir problemdir. Tanım olarak; çocu...