7 Temmuz 2017 Cuma

-KERKÜK KATLİAMI-

XI. yy ortalarında, Yakındoğu da Büyük Selçuklu İmparatorluğu'nu kurmak suretiyle Ortaçağ tarihinde çok kıymetli rol oynamış olan, Orta Asya’dan Irak'a göç ederek buralara yerleşen ve daha sonra Irak'ı vatan olarak benimseyen Türk boylarına Türkmen adı verilmiştir. Irak Türkleri, Türkmeneli diye adlandırılan Irak'ın kuzeybatısından güneydoğusuna doğru uzanan, Araplar ve Kürtler arasında, bir kalıp şeklindeki bölgede yaşamaktadır.


Iraklı Türkmenler, yaşadıkları bölgelerde Musul Meselesinin ortaya çıkmasına kadar huzur içinde yaşamışlar, ancak İngilizlerin, Musul’un Irak’a dahil edilmesi yönündeki yoğun çabalarının başlamasından itibaren, huzursuz bir yaşam sürdürmüşlerdir. Ülkelerine ve tarihlerine sıkı sıkıya bağlı olan Türkmenler, Musul bölgesinin Türkiye’den ayrılmasına tahammül edememiş ve İngilizlere karşı çeşitli mücadelelere girişmişlerdir. Bu mücadelelerin daha başlangıcında, İngilizler karşılık vermekte gecikmemişler ve Türkmenler 1924 yılında İngilizler tarafından yapılan bir katliama maruz kalmışlardır. Irak’ta okuma-yazma oranı en yüksek topluluk olan Türkmenler, Musul’un Irak’a dahil edilmesinden sonra Irak yönetimiyle hiç anlaşamamış ve çözümü kendi içine çekilmekte bulmuşlardır. Bu kabuğa çekilme politikası, Türkmenleri bir müddet rahatlatmış olsa da, 1946 yılında kendilerine yönelik planlanan katliamdan habersiz bırakmıştır. Tarih boyunca Türkmenlere çeşitli katliamlar ve soykırımlar yapılmıştır.

Kaçakaç katliamı - Telafer, 1920
Levi katliamı - Kerkük, 1924
Gavurbağı katliamı - Kerkük, 1946
Kerkük katliamı - 14-17 Temmuz 1959
Tazehurmatu katliamı 1, 1970
Türkmen liderlere yönelik katliam, 16 Ocak 1980
Tazehurmatu katliamı 2, 25 Mart 1991
Erbil katliamı, 31 Ağustos 1996
Tuzhurmatu katliamı, 22 Ağustos 2003
Telafer katliamı 2, 21 Şubat 2005
Musul katliamı, 24 Eylül 2005
Yengice katliamı, 10 Mart 2006
Karatepe katliamı, 4 Haziran 2006
Kerkük katliamı, 13 Haziran 2006
Tavuk katliamı, 8 Haziran 2007
Amirli katliamı, 7 Temmuz 2007
Tazehurmatu katliamı 3, 20 Haziran 2009
Tuzhurmatu, 25 Haziran 2013

ve en son 13 Temmuz 2013 te Kerkük’te yapılan katliamlardır.

Bunlardan en büyüğü Kerkük Katliamıdır.

KERKÜK KATLİAMI

Bin yıldan beri Irak ta varlık gösteren Türkmenler, Birinci Dünya Savaşından sonra Türkiye’den koparılmışlar ve İngiliz mandası olarak ihdas edilen Irak Devletinin vatandaşları olmuşlardır.

Türkmenlerin en önemli yerleşim merkezleri, Musul'un batısındaki Telafer ilçesi ve çevresindeki Türkmen köyleridir.
Nüfus oranları ile Irak'ın üçüncü unsuru olan Türkmen toplumu, özellikle diktatör yönetiminin acımasız uygulamaları karşısında yıllarca dayanmaya çalışmışlardır. Türkmenlerin evleri, tarım arazileri ellerinden alınmış, ticari faaliyetleri kısıtlanmıştır.

Varlıklarını günümüze kadar sürdüren Türkmenler, çeşitli yönetimler tarafından zaman zaman soykırımlara maruz kalmış, unutulması mümkün olmayan günler yaşamışlardır. Bunların arasında 14 Temmuz 1959 tarihinde Kerkük te meydana gelen soykırım Türkmenlerin yaşadığı en büyük facialardan biridir. Tarihe 'Kerkük Katliamı olarak geçen bu soykırımda insanlık dışı vahşetler yaşanmıştır. Irak’ta cumhuriyetin ilanının birinci yıldönümünde kutlama şenliklerine katılmak amacıyla çoluk çocuk genç ihtiyar kadın erkek bütün Türkmen halkı milli giysileri ile sokağa çıkmışlardı. Ancak törenin başlaması ile birlikte, silahsız olan Türkmenlere karşı saldırıya geçtiler. Soykırım planına göre, önceleri sokağa çıkma yasağı ilan edilmiştir. Her zaman yasalara saygılı olan Türkmenler de bu çağrıya uyarak evlerine çekilmişlerdir. Ardından  Türkmen ileri gelenleri, birer ikişer evden alınarak Kerkük Kışlasına götürülmüşlerdi. Burada kurulan sözde halk mahkemelerinde, alay ve hakaretlere maruz kalan Türkmenlerin değerli şahsiyetleri,5 -10 dakikalık süre zarfında yargılanmışlar ve kurşuna dizilmişlerdir.

ATA HAYRULLAH

Türk düşmanları nerede bir Türkmen evi bulsalar onu sağlam bırakmadılar. 
Türkmen lideri Ata Hayrullah 14 Temmuz katliamının ilk gecesinde evde çocuklarıyla konuşmuş, onlara Türk tarihinden söz ederek o vakitte tüm aile fertlerinin Türk milli kıyafetlerini giymelerini istemişti. Kendisi de onlarla beraber iken işgalciler seni kumandan kışlada istiyor diyerek onu Türklerin ölüm meydanına götürdüler. Onu kışlanın önünde bir ağaca bağladıktan sonra diri diri etlerini keserek etlerini etrafta bulunan hayvanların önüne atmaya başladılar.
Türkmen şehitlerinin cesetleri ip ve ya sicim aracılığı ile motorlu araçlara bağlanmış ve sokaklarda sürüklenerek dolaştırılmışlardır. Üç gün üç gece süren bu katliamda kimi şehidin bedeni elektrik direklerinde asılı tutulmuş, kiminin gözleri oyulmuş; kimileri diri diri toprağa gömülmüştür.

Bazı Türk evlatları tutuklandıktan sonra ayağına ipler takılarak ters yönde hareket eden iki ayrı cipe bağlandı böylece bedenleri iki parçaya ayrıldı, bazılarının üzerlerinden traktör ve kamyon geçirildi.Bu vahşetler  devam ederken  Türklere ait mağaza dükkân, ticaret merkezleri ve evler yağmalandı.
İnsanlık tarihinde benzeri görülmemiş bu kanlı olayların duyulması, bütün Irak ta büyük yankı uyandırdı ve şok etkisi yarattı. Irak’ın dışında duyulan bu soykırım haberi, dış basında ve radyolarda geniş biçimde yer aldı. Şam, Kahire, Beyrut ve Londra da da duyulan Kerkük Katliamının haberlerine Türk basını da geniş yer verdi. Kerkük katliamının iç ve dış kamuoyunda tepki ve nefret uyandırması üzerine General Kasım 20 Temmuz da Bağdat’taki Mar Yusuf Kilisesinde söylediği nutukta soykırımı hareketini telin etmek ve sorumluları kınayarak, suçluların ağır biçimde cezalandırılacaklarını bildirmek zorunda kaldı. Kasım, katliamın maksatlı olarak tasarlanmış olduğunu ve sorumluların mahkemeye verileceğini ilan etti.

İNTİKAM HAREKETLERİ 

Kerkük katliamının elebaşlarının cezalandırılacakları yolunda, Bağdat yönetiminin verdiği sözlerin yerine getirilmediğini gören  Türkler büyük bir infial gösterdiler. Katil ve cani zanlıların dışarıda serbestçe dolaştıklarının görülmesi Türkleri çileden çıkarmaya yetmişti. Bir süre sonra serbest bırakılan katillerin suikastlarla teker teker  öldürülmeğe başlandıkları ve böylece Türklerin intikam hareketlerine girişerek, kendi haklarını almaya yöneldiklerini görüldü. Türk  fedailerinin gerçekleştirdiği bu intikam hareketleri sonucunda 40 kadar katil, hak ettikleri cezayı gördü ve adaleti, meçhul Türk fedaileri gerçekleştirmiştir.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

TÜRKİYE'DE ÇOCUK İSTİSMARI VE PEDOFİLİ-Aykız Gülşen SAKA

           Çocuk istismarı, çocuklarda ciddi morbidite ve mortaliteye neden olan sosyal ve medikal bir problemdir. Tanım olarak; çocu...